Selam nabersiniz? umarım iyisinizdir ben iyiyim idare ediyorum diyeyim daha doğrusu. Canım çok sıkıldı ve sohbet yazısı oluşturayım dedim. Hatta bunu ilk yazı şeklinde başlatıp belirli bir sırayla bazı günlerde -CANIM İSTEDİĞİNDE YANİ- #gelinsohbetedelim başlığı altında içimi de dökerek belki de yazıyı okuyup kendini açmak isteyenleri de dinleyerek sohbet etmiş olacağım. Çok uzun olmayacak zaten kısa ve öz:) Sohbet #1 Giriş faslını da yaptıktan sonra bahsedeyim biraz şu aralar neler yapıyorum. İlk olarak mezun olduğumu belirtmek isterim. Pdr ' yi bitirdim ve artık 4 yıllık üniversite hayatımı tamamlamış oldum. Kepimi de attım rahatladım açıkçası:)))) Tabii biraz burukluk da var içimde artık öğrenci olmamak, sevdiğin insanlardan uzağa gitmek. Mersin'de üniversiteyi okuduğum için ve çoğu sevdiğim arkadaşlarımla da başka şehirlerde yaşadığım için ayrı kaldık tabii. Telefondan iletişimdeyiz sürekli ama yüz yüze olduğu keyfini vermiyor hak verirsiniz ki. Bu açıdan biraz burukl
Gönül SELAM :) Bugün geçenlerde izlemiş olduğum Gönül filmi hakkında konuşmaya geldim. Başrollerinde Erkan Koçak Köstendil, Hazar Egüçlü, Şevval Sam gibi birçok usta ve ünlü ismin yer aldığı film izlemiş olduğum en garip duyguları hissettiren filmlerden biriydi. Duygumu film esnasında ve sonrasında olsun anlamlandırmaya çok çalıştım ama yine de yeterli olmadı. Hatta arkadaşımla beraber izlediğimiz için onunla da filmden sonra bir tartışma yaptık fakat sadece duygularımın biraz tuhaf olduğunu ifade edebildim. Film böyle bozkIr yaşamını anlatan bir film. Muhtemelen doğu illerinden birinde geçen bir film. Konusundan bahsedeyim hemen. Başrolde bir kızımız var. Bu kızın akıl sağlığı çok yerinde değil ve ailesi bunu evlendirmek istiyor fakat kız hiçbir şey anlamadığı için bu evliliğe karşı koyamıyor çünkü izlerken göreceksiniz ki küçük bir çocuk gibi aslında. :( (Her ne kadar genç yetişkin bir kız olsa da) Fakat evleneceği gün düğününde başka bir adama karşı bir şeyler hissediyor tabii