Herkese merhaba. Yeniden blog sayfama hoş geldiniz. Bugün blog yazısı açısından verimli bir gün. Konumuz ise "ağaç ev sohbetleri #63" içerik "deprem" konumuz seçkisi ise Sevgili Andromeda'dan geliyor bu hafta. Kendisi deprem ile ilgili bilinçlenme, bilinçlendirme ya da anı, düşünce vesayre gibi elementlerden oluşan bir yazı yazmamızı önermiş. O zaman yazalım ve bu konuya da değinmeden geçmeyelim.
![]() |
İzmir Depremi |
Biliyorsunuz ki 30 Ekim 2020 yani şundan maksimum 3 gün önce İzmir ilinde 6.6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi ve ülkemiz olarak büyük bir yas ve hüzün içerisine haliyle girmiş olduk. Her dakika hatta her saniye güzel haberlerle irkilmek istedik. Ancak can kayıplarımız bu deprem sonucunda ne yazık ki fazlaca oldu hatta çok fazla. Bunların hepsi bir rakamdan ibaret değil bunlar başkalarının da değil bizim kayıplarımız.
Zor durumda olanlar, evsiz kalanlar, sokakta kalanlar. Hani insan hayatının 1 dakika içerisinde nasıl değişirin örneğini en acı yönüyle hayat bir kez daha gösterdi. Can ve mal kayıpları şiddetli bir şekilde azımsanmayacak derecede yaşandı.
Bunun yanında çok güzel haberler de aldık. 65 saat sonunda kurtarılan minik 3 yaşındaki Elif, 58 saat sonunda hayata tutunan 14 yaşındaki İdil ve daha birçok her yaştan insan bir şekilde yaşam mücadelesi verdiler ve kazandılar. Bunlar da haliyle bizlere de umut oldu. Umut kelimesinin anlamı oldular.
Tabi bu süreçte ülkemizde çok güzel bir seferberlik başladı. Yardım kampanyaları, bağışlar, kurumların yardım toplaması, halkımızın ellerinden gelen en büyük maddi ve manevi desteği. Sadece maddi anlamda değil manevi anlamda da birçok yardım oldu. Ülkemizdeki psikolog ve psikolojik danışmanlar İzmir'deki halkımızın yanlarına akın ettiler. Yani anlayacağımız herkes bir şekilde elini taşın altına koydu. Neyi var neyi yok imkanlarınca herkese hizmet edip sundular. Hatta İzmir'deki birçok otel halka ücretsiz bir şekilde konaklama imkanı sundu. Buda tekrardan bizleri gururlandırdı.
Ve en büyük teşekkürler ise canla başla seferber olan Afad ekipleri, çalışanları, Kızılay ve Kızılay'a gönüllü olan halkımız. Hepsine binlerce kez teşekkürler. O kadar ince ve o kadar muazzam işler yaptılar ki aslında bu durumun tek bir kahramanı değil birçok kahramanı oldu. Ve imkanı olmayıp dualarını eksik etmeyen diğer insanlar onlarda iyi ki varlar. Başkalarının acılarına ortak olup onlara çok güzel bir şekilde içten ve samimiyetle destek oldular. :) Ne olursa olsun ülkecek bu gibi durumlarda bir kez ve bir kez daha tek yürek tek yumruk olabildiğimizi görmüş olduk. Bir tek bu olayda ya da depremde değil bunun gibi yaşanan her olayda ve depremde görmüş olduk ki buda bizleri çok ama çok mutlu etti.
Birde bunun tam aksi olanlar vardı. Bu depremi zinaya ve insanlığa bağlayan insan demek istemiyorum ama hadi gene insanlık bizlerde kalsın insancıklar vardı. Beyin yoksunları fakat kendini ülkenin beyin merkezine koyan cahil ve cani insanlar. Onlara da tek bir şey söylemek istiyorum bunları okurlar umarım. Ağzınızdan çıkan ve zihniniz de oluşan bu şekilde kendiniz gibi ortalığa saldığınız pis cümle ve düşünceleri mümkünse kendinize saklayın. Kimse sizden destek beklemedi köstek de olmanızı beklemiyor. Her koyun kendi bacağından asılır misali kendinize bakın. Kendiniz mükemmel bir insan mısınız? Ya da çok doğru bir insan mısınız ? diye soruyorum fazla ve hak etmediğiniz kelime israfı yapıyorum ama sizin değil benim, bizlerin, güzel yürekli insanların canı sağ olsun. Umarım bir gün ki bunun en yakın zamanda olması dileğiyle güzel ve ahlaklı insanlar olabilirsiniz. Abi doğal afet ya doğal afet hani bari biraz kelime, kavram araştırması yapın bilmiyorsanız bile bir okuyun bir düşünün yani. Siz aslında oradaki insanlara ahlaksız diyerek kendi ahlakınızı belli ediyorsunuz. YAZIK ÇOK YAZIK !
Neyse daha fazla bu insanlar için kendimi yormak istemiyorum çünkü çok yordum bu zihniyet ve şahıslar için.
Bilgilendirme
Bilgilendirme kısmına gelirsem lütfen bu tür şeyleri iyice araştırın çok dikkatlice okuyun ve dinleyin. Deprem anında cam kenarları, masa altları uzak durun. Hayat üçgeni oluşturun yani iki eşya arasında ellerinizi kafanızın üstüne koyarak ve diz çömerek oturun. Deprem çantası hazırlayın. Bu çantanın içinde maske, dezenfektanlar, hijyenik pedler, kıyafetler, kuruyemişler ve bozulmayacak gıdalar, el feneri, ilk yardım kutusu, çakı, nakit para, su vb. araç gereçler, ihtiyacınız olan şeyler bulundurun. Bu konuda daha detaylı yazı yazmamı isterseniz deprem hakkında detaylı bilgilendirme için yazabilirim.
Okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Ben aşağıya bu haftanın yazı konusunu oluşturan sevgili Andromeda'nın yazı linkini bırakacağım buradan hemen oraya ışınlanabilirsiniz.
https://benandromeda.blogspot.com/2020/11/agac-ev-sohbetleri-63.html
Benim de bu konuda içimden gelen yazmak istediklerim bunlardı. Umarım kendimi iyi ifade edebilmişimdir. Bir daha böyle şeylerin yaşanmaması ve bunun da son olması dileğiyle kendinize çok cici bakın. Hoşça kalın.:)
Atıf⤵️
Resim tasarımı: Canva uygulaması ile yapılmıştır.
By Alihan Alkurt
Evet, Elif bizleri çok sevindirdi. Keşke abisi Umut da yaşayabilseydi. Bu tür sevinçlerle teselli buluyoruz ne yazık ki. Deprem gibi afetler bunu yaşayan kişiler için ciddi bir travma. İzmir ve diğer illerde genel olarak tek yumruk olduğumuz ve elden gelen yardımları esirgemediğimiz ortada. Fakat her an gelmesi muhtemel afet öncesi tek yumruk olup gerekli önlemleri almayan yöneticilere karşı durabilsek daha iyi olmaz mıydı? Her zaman olduğu gibi olayın sıcaklığı geçince yine bir başka depreme kadar unutacağız her şeyi. Ölen her masum vatandaşın kanı var üzerimizde, az ya da çok. Yazık...
YanıtlaSilÇok haklısınız. Hep sözün bittiği yer diyoruz ama önemli olan sözün bitmesi değil bu tür şeyleri önünü alarak bitirmektir. O zaman ne söz kalır ne başka bir şey. Rabbim bir daha yaşatmasın bu olayları. Umarım yetkili kişiler bunun sorumluluğunu alır ve çok daha tedbirli hareket edilir her konuda.
SilÇok güzel söylediniz. Kötü söz daima söyleyenindir. İnşallah bir an önce dediğinşz gibi sağlıklarına kavuşurlar. Yazımı beğendiğiniz içinde çok teşekkür ederim. :)
YanıtlaSilevet ya görevilerin ve halkın kaynaşması birlikte çalışması en güzeliydii :) koydum linkini blogumaa :)
YanıtlaSilKesinlikle öyle. Çok teşekkür ederim bu arada. 🙏🤗
SilDepremi bizzat bornovada yaşadım. En çok zarar gören yerde. Depremin şiddeti 6.6 değildi. Basinda yanlış lanse ediliyor. Suresi de 15 saniye değil en az 35 saniyeyi. Biz izmirlililer depremden anlariz, beşikte yaşıyoruz. Daha önce 6bucuklari cok gördük, bu başka birseydi. Bir diğer konu kandilli de depremi 6.9 olarak revize etti. Fakat basin hala 6.6da ısrar ediyor. Ayrica deprem suresi de kamera kayıtlarına yansıyor. 38saniye olarak.... kime neyi neden yanlış anlatıyor medya... neden?
YanıtlaSilÇok ama çok geçmiş olsun. İyisinizdir inşallah. Rabbim böyle bir şeyi bir daha yasatmasin. Evet ben de 6.6 olduğunu ama doğrusunun hatta 7.1 olduğunu duydum ve bunu twitter da gördüm bazı uzmanların ölçüsüymüş. Az çok bir daha tekrarının olmaması dileğiyle.🙏
SilBu konuyu blogumda ele alacagim... bizzat yaşayan biri olarak faydalı olacagimi düşünüyorum. Izmirliyim, izmirde yaşıyorum. Izmirlilere dil uzatanlara da yazıklar olsun hele böyle acı günlerimizde....
YanıtlaSilMerakla bekliyorum. Yasayan birisi olarak sizin ağzınızdan duymak çok daha doğru olacaktır bu konuyu.
Sil👍
YanıtlaSil🤗😊 Teşekkür ederim.
Sil