Düşünüyorum da neden bazen bizler bir girdabın içinde sürekli dolanıp duruyoruz. Neden bizlere iyi gelmeyen şeylerle yaşamaya diretiyoruz kendimizi. Kazancımız ne belki de bunca kayıp varken... Batmak üzere veya batan bir gemideyiz. Gemi suların sığlarına doğru gidiyor ama sırf o gemide yaşadık, anılarımız var ve emek verdik diye gemiyi bırakamıyoruz. Oysa ki gemi battı ve sen içinde batanla birlikte onu bırakman gerektiğinin farkında olarak ayrılmıyorsun ondan. Evet konunun gemiyle ve batmasıyla bir alakası yok. Konu sensin konu benim. Konu bizim vazgeçmediklerimiz, alışkanlıklarımız, kendimizi belki de hiçe sayarak önümüze koyduklarımız ve kaybolduklarımız. Kendimden yola çıkarakta bu yazıda kısaca buna değinmek istiyorum. Çok seviyorum, çok değer veriyorum ve evet çok EMEK verdim. ama sonuç bana iyi gelmiyor ve başka bir sonuç bırakamıyorum. Farkında mısın iki türlüsü de sadece bana zarar veriyor. Acı olan da bu farkında olmak. Bazen farkında olmak olan şeyden daha ...
Uzun bir aradan sonra hepinize merhaba. Blog sayfama hoş geldiniz. :) Gerçekten biraz fazla bir süre blog sayfasından uzak kalmış olabilirim ama yeniden birlikteyiz. Çok lafa tutmadan konumuzun detaylarına inelim. Bugün başlıktan da görüldüğü üzere konumuz yakın arkadaş grupları neden kısa sürede dağılır ? Bunu ele alayım dedim. O zaman haydi yazıya geçelim. Birçoğumuzun yakın arkadaşlarından oluşan grupları olmuştur. Hatta hala devam eden ya da yeni oluşanlar bile vardır. Bu yakın grup arkadaşlıklarının üzerinde bir büyü ya da beddua falan mı var bilemiyorum ama 3 yılı aşkın bir grup arkadaşlığı henüz görmedim, valla görmedim. Yani o zamana kadar sürse bile büyük bir başarı. Her neyse dediğim gibi grup arkadaşlıklarında ilk başlarda hepimiz çok güllük gülistanlık, tatlı dilli ve herkes birbirine o kadar sıcak kanlı ve samimi yaklaşır ki sanıyoruz ki öz kardeşiz. Zaten bir ilişki gibi düşünürsek ilk zamanlar canım cicim zamanları olarak geçer. Daha sonra birbirimizle bir şeyler ...